Hazırlıkları uzun süredir devam eden Orta Vadeli Program, geçtiğimiz günlerde yetkililer tarafından açıklandı. Türkiye’nin ekonomik açıdan 3 yıllık hedef ve politikalarını içeren program dahilinde enflasyon tahminleri de kamuoyu ile paylaşılırken bir süredir konuşulan yeni emeklilik sistemi ile ilgili detaylar da ortaya çıktı.
Emeklilerin gelirlerinin artırılması amacı ile yeni dönemde çok çeşitli uygulamaların devreye alınacağını gözler önüne seren Orta Vadeli Program, Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi’ni de gündeme getirdi. Yeni sistem ile birlikte hem Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan hem de sistemin kendisinden maaş ödemesi alınabileceğini belirten uzmanlar, ayrıca kıdem tazminatlarının da yatırım fonlarına yönlendirilebileceğini ifade etti.
KIDEM TAZMİNATI DEVREDE OLACAK
Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi’nde katılımcının 60 yaşına geldiği zaman ikinci bir maaş ödemesi alabileceği tahmin ediliyor. Ayrıca işverenlerin de katkıları ile birikimin artırılması hedeflenirken kıdem tazminatına tabi olan geçmiş döneme ilişkin tüm haklar saklı kalacak. İşveren, işçi ve devlet katkısının ne kadar olacağı, giriş- çıkış ve yaş koşulları ilerleyen günlerde netlik kazanacak. Yeni sisteme göre işçi bir yılını doldurmadan işyerinden ayrılma kararı alırsa yalnızca kendi katkısı olan bireysel fonu hesabında görüntüleyebilecek. Bir yıldan uzun süreli çalışanların işyerlerinden ayrılmaları durumunda ise fon hesabına yatırılan primler hesaba eklenecek fonların işlevi devam edecek.
BAKAN ŞİMŞEK DETAYLARI PAYLAŞTI
Bakanlık yaptığı dönemlerde Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi’ni gündeme getiren Berat Albayrak, o dönem yaptığı konuşmalarda sisteme ilişkin birtakım bilgilendirmelerde bulunmuştu. OVP’nin netlik kazanmasının ardından ise mevcut Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’ten önemli açıklamalar geldi. Yürürlükte olan BES’in yeniden düzenleneceğini ve bu kapsamda da yeni bir BES modelinin öngörüldüğünü belirten Bakan Şimşek, şu ifadeleri kullandı: “Burada amaç tasarrufları, sistemde kalış sürelerini ve fon tutarını artırmak. Bu önemli çünkü yapılabilirse kamu tasarruflarını artırmış olacağız. Diğer taraftan da çalışanlarımızı uzun vadede kendi refahları için tasarrufa teşvik edip, yönlendireceğiz. Bu yeni model ile hem sistemdeki fon tutarını hem de sisteme girenlerin kalış sürelerini artırmak ve işverenlerin de desteğinin olacağı bir model kurmak amaçlanıyor.”
