Ekmek olmuş 5 lira, yumurta 4 lira, markette sütün litresi 28 lira. Seçim gelmiş neyimize?
Düşmüşüz geçim derdine…
Ahmet seçilse ne olur, Mehmet seçilse ne olur?
SGK’dan emekli olacaksan 5 bin gün prim ödeyeceksin.
BAĞKUR’dan emekli olacaksan 9 bin gün…
Düşünün esnaf 9 bin prim yatırırsa emekli olacak, işçisi 5 bin günde.
Patronuna yarı yarıya takacak…
Emeklilerin maaşı bile eşit değil, birbirinden çok farklı..
EYT’lilerin durumuna hiç girmeyelim…
8 Eylül 1999’ da işe giren emekli. 9 Eylül’de giren 14 yıl sonra…
Siz, hiç; “Ben Uşak’tan milletvekili aday adayı olacağım” diyenden; “Bu eşitsizliği gidereceğim” diyeni duydunuz mu?
“Ekmeğin, etin, sütün, yumurtanın fiyatını düşüreceğim” diyeni duydunuz mu?
Peki, “Ben, partimin büyük ve ayaklarının altı öpülesi Genel Başkanım tarafından Milletvekili adayı gösterilir de seçilirsem, madencileri Uşak’ın ve Ege Bölgesinin bereket ve su kaynağı olan Murat Dağı’nın önünden bile geçirmem” diyeni duydunuz mu?
Ben duymadım da….
Uşak zaten zengin bir memleket.
İnanmazsanız TUİK’e sorun. Zaten bunu söyleyen de ben değilim. TUİK araştırmaları.
TUİK’in bir araştırmasına göre; Türkiye’de konut satışları, bir önceki yıla göre 2022 yılında 0,4 azalmış.
Uşakta ise yüzde 11 artmış ve 2022 yılında 6348 konut satılmış.
Eee.. Sizlere boşuna demiyorum Uşak zengin memleket diye.
AK Parti Uşak İl Başkanı Sayın Av. Fahrettin Tuğrul, partisinin ’10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’ nedeniyle verdiği yemekte, “Uşak Tapu İl Müdürlüğü kayıtlarına baktım. 2022 yılında 51 bini aşkın yevmiye kesilmiş. Kim demiş ekonomi kötü diye” demeye getirmişti.
Valla doğruya doğru. Ekonomi kötüyse bu kadar evi arsayı kim alıp satıyor? Bak TUİK’de Sayın Tuğrul da bana şahitlik yapıyor.
Uşaklının geçim derdi yok. Çevre derdi yok. Yol derdi yok.
O vakit Milletvekili aday adayının derdi niçin Uşak olsun ki?
Onun derdi de “Nasılsa Uşak’tan 3 milletvekili seçilecek. Birisi de ben olayım” olacaktır. Uşaklının dert etmediğini o niye dert etsin ki?
Hadi bu yazıyı rahmetli Hasan Pulur üstadımızın yıllar önce yayınladığı bir fıkrayla tamamlayalım.
“Bir adam yolda yürürken poposunun üstüne düşer. Hemen arakasında yürüyen bir milletvekili adayı koşup adamcağızı yerden kaldırmış ve demiş ki;
- Oyunuzu bizim partiye verir misiniz?
Adam poposunu ovuşturarak yüzünü asmış:
- Ben düşünce popomu yere vurdum, başımı değil.”